Ermeni Soykırım Tarihinde Suruç – Gecikmiş Bir Suruç Yazısı

Son birkaç yıldır katliamlarla anılan Urfa’nın Suruç ilçesi tarihi bir şehirdir. Ermenilerin katliam tarihinde de güzel cümlelerle ifade edemeyeceğimiz  özel bir yeri vardır. Suruç, Serûg adıyla Asur kralı Asurnasirpal’e (MÖ 884-859) ait bir yazıtta ve Tevrat’ın Tekvin kitabı II.20 ve devamında zikredilen Suruç’un özgün isim muhtemelen Aramicedir. 800 yılına ait…

DİYARBEKİR 1915: BİR SOYKIRIM LABORATUVARI VE İKİ SOYKIRIM UZMANI; VALİ DR. REŞİT – MEBUS FEYZİ

Diyarbekır, 1915 Soykırımında bir laboratuvar işlevi görmüş ve soykırım burada bir laboratuardaki kadar incelikle uygulanmıştır. Soykırımın en önemli iki failinden biri olan Dr. Reşid[i] İTC’nin kurucularından biridir ve vilayet-i sitte’de reformları uygulayacak olan genel vali Hollandalı Westenek’in yardımcısıdır. Reşid aynı zamanda Kürdistan’ı aile  toprağı olarak gören Emir Bedirhan’ın da damadı…

DİYARBAKIR/ERGANİ [ARGANA] SANCAĞINDA 1915 SOYKIRIMI VE ERMENİ MÜLKLERİNİN PAYLAŞIMI

1915 Soykırımı öncesinde Diyarbakır/Ergani [Argana] Maden Sancağında 50 kadar yerleşim yerine dağılmış 38430 Ermeni yaşamaktadır. Tarıma elverişli alanları ve Bakır madeni ile zengin bu yörede Dicle’nin kıyısında 3300 Ermeni’nin yaşadığı merkez yer alıyordu. Ergani’nin rahatlıkla bir Ermeni şehri olduğunu söylemek mümkündür. Sancağın mutasarrıfının da Ermeni olması bir tesadüf değildir. Savaş…

SOYKIRIMI LABORATUVARINDA İNCELEMEK: MARDİN 1915

Bir tıp doktoru olan Yves Ternon’un 1915 Soykırımı sürecindeki Mardin incelemesini   “Bir Yıkımın Patolojik Anatomisi”  olarak adlandırır. Mardin’in  soykırım sürecinde  bir laboratuvar olmasından dolayı  Mardin’in anlaşılması Soykırımın anlamlandırılması açısından son derece önemli olduğu gibi, Soykırım  sürecinin günümüze uzanan bir izlerini taşıması bakımından ve günümüzde Soykırımın anlaşılması bakımından da bir laboratuvar…

Ermeni Toplumunun Yakıcı Yaşam Mücadelesi: Kaç kişisiniz Boğos Efendi?

Apraham Kasapyan’ın, Bu devirde, yaşlı, dünyaya veda etmekte olan bir ada­mın hayatını, onu çok sevenler bile okumaz, biliyorum. Yaşayanların vakti yok ki ölmekte olanın hayatıyla ilgilen­sinler. Bunu biliyorum, ama yine de, kendime bir meşgale olması için, hatırımda kalanları yazıya dökmeye çalışaca­ğım. Sözleriyle kaleme aldığı Tekirdağ’dan başlayan tehcir adı altındaki ölüm…

Ermeni Soykırımının Final Bilgileri, Belgeler ve Tanıklıklar: Naim Efendi’nin Hatıratı ve Talat Paşa Telgrafları

Mütarekenin hemen sonrasında Soykırımın ikinci safhasının yaşandığı topraklardaki bilgileri ve belgeleri paylaşan sevkiyat memuru Naim Efendi’nin Hatıratı, Taner Akçam tarafından Krikor Gergeryan Arşivinde izi sürülerek, Arşiv bilgileri eşliğinde tekrar günümüze taşınmıştır. Akçam’ın Naim Efendi’nin Hatıratı ve Talat Paşa Telgrafları[i] başlıklı son çalışması, Aram Andonyan’ın[ii] Meskene günlüklerindeki  sözleriyle: hiçbir şey için…

Savaş Sonrası Osmanlı Basınında 1915 soykırımı (1918-1919)

Kasım 1918’den itibaren İttihat ve Terakki (İT) kabusu ve baskısının bir dereceye kadar kalkmasının üzerine gazeteler biraz nefes alabilmeleri  üzerine sessizliği[i] bozmuşlar ve kaybedilen savaş, savaşın sorumluları, savaş içinde yok edilen Ermeni halkı, 20. Yüzyılın ilk büyük soykırımı ve bu soykırımın sorumluları üzerine yazmaya başlamışlardı. Gazeteler İT döneminde cereyan eden katliamların yanında…

100 yıl mücadele insanlığın umudu oldu

Ermenistan’ın başkenti Yerevan, Ermeni Soykırımı’nın yüzüncü yıldönümü vesilesiyle geçen yıl birincisi düzenlenen ‘Soykırım Suçuyla Mücadele Global Forumu’na bu yıl da ev sahipliği yaptı. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen akademisyenler, bilim insanları, sosyologlar, tarihçiler, toplumbilimciler, siyasi temsilciler ve insan hakları savunucularının katıldığı uluslararası forumun bu yılki oturumunda, soykırımdan kurtularak hayatta kalanlar ile…

Kilikya’daki Ermenilerin kıyımı, ‘Türk popu’na nasıl malzeme oldu?

Adana’da 1909’da Ermenilere yönelik gerçekleştirilen katliamın ardından, öldürülenlerin anısına yakılan, Ermeni halkının duyduğu acıların bir feryadı olan Adana Ağıdı, bir Türk pop şarkıcısının elinde neye dönüştü? 1909 yılı Jön Türkler için bir dönüm noktasıdır. 31 Mart olaylarıyla Jön Türkler gerçek ajandalarını ortaya koymada eşsiz şans yakalamışlardır. Bu olaylarla diktatörlüklerini ortaya…

TARİHSEL ERMENİ TOPRAKLARINI TÜRK SAYMAK, KÜRDİSTAN SAYMAK, SOYKIRIMIN SONUÇLARINA SAHİP ÇIKMAKLA EŞ ANLAMLIDIR

Greta Avetisyan: Sayın Çetinoğlu bir aktivist ve Türk toplumunun gerçek ve çarpıtılmamış tarihini ortaya koyan kitapçıklar yayınlayan Özgür Üniversitenin Türkiye’deki kurucusu olarak biliniyorsunuz. Böyle bir girişime başlamanızın sebebi neydi? Sait Çetinoğlu: Özgür üniversitenin resmi kurucularından değilim. Destekleyicilerinden ve bu çevreden bir araştırmacıyım. Üniversitenin kuruluş bildirgesindeki tespitimizde: “Türkiye’de yönetici sınıfın egemenlik…